We are Online Market of organic fruits, vegetables, juices and dried fruits. Visit site for a complete list of exclusive we are stocking.

Contact us

Obezite ve Covid-19 İlişkisi
Obezite ve Covid-19 İlişkisi

Obezite ve Covid-19 İlişkisi

Dünya Sağlık Örgütü (WHO) hem Covid‑19 hem de obeziteyi ‘salgın’ ve önemli ve acilen önlem
alınması gereken uluslararası halk sağlığı tehditi olarak nitelendirmektedir. Global klinik ve
epidemiyolojik gözlemler koronavirüslerin, obezite ve obezitenin komorbitditeleri görülen
kişilerde daha ciddi semptomlara ve komplikasyonlara neden olabileceğini doğrulamaktadır (1).
Molecular Medicine Reports’ta yayınlanan bir derleme çalışmasına göre ; COVID ‑ 19 bugüne
kadar dünya genelinde 3.000.000’dan fazla insanı enfekte etmiş ve 200.000’den fazla insanın
ölümüne sebep olmuştur. Tüm yaş grupları virüs ile enfekte olabilmektedir ancak yaşlılarda ve
kardiyovasküler, akciğer hastalıkları gibi altta yatan tıbbi durumları olanlarda daha ciddi
semptomlar görülür. Yenive güncel veriler obez hastalar için daha şiddetli semptomlar ve hatta
negatif hastalık gelişimi bildirmektedir (1).
Obezite ve COVID-19 arasındaki ilişki hakkındaki veriler büyümektedir. Mevcut çalışmalar,
şiddetli COVID-19 seyri olan hastalarda aşırı kilo ve obezite prevalansının yüksek olduğunu ve
hastaneye yatmayı ve yoğun bakım ünitelerine başvurmayı gerektiren ciddi komplikasyonları
bildirmiştir (2).
Virüs yayılmasını önlemek için etkili stratejiler bulmaya ve benimsemeye çalışmak, kritik ölüm
oranlarını gözetmek ve azaltmak ve aşının bulunması için çalışmalar sürmektedir (2). Dahası ve
aynı yönde, hastalığın klinik yönetimi artırmak ve ölüm oranlarını sınırlandırmak için bireyleri
daha kötü sonuçlar (ciddi komplikasyonlar, hastanede yatış ve mortalite) geliştirme riskine
sokabilecek faktörleri belirleme çalışmaları sürmektedir (2).
Bu amaçla, Amerika Birleşik Devletleri Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC), çok
dikkatle, klinik uygulamalardan ve uzmanlıklardan elde edilen bilgilere dayanarak, yaşlıların ve
altta yatan tıbbi durumları olan herhangi bir yaştaki bireylerin COVID-19’dan kaynaklanan ciddi
hastalık için daha yüksek risk altında olabileceğini öne sürmektedir. Bu doğrultuda son
çalışmalar obezitenin COVID-19 hastalığında ciddi komplikasyonlar ve yüksek mortalite ile ilişkili
bir durum olduğunu bulmuştur (2).
Yüksek risk görülen hastalar:
1) Kontrolsüz (orta ila ciddi) akciğer -orta ila şiddetli astım dahil – kalp, karaciğer ve böbrek
hastalıkları (özellikle diyaliz gerektiren hastalar).
2) İlaca bağlı olanlar ( kanser hastaları) ve organ nakli sırasındaki bağışıklık sistemleri
bastırılmış bireyler.
3) Diyabet ve ciddi obezite görülen (vücut kitle indeksi: BMI ≥ 40 kg / m2) bireyler.
Petrilli ve ark., COVID‑ 19 yoğun bakım hastalarında en yüksek risklerin ≥75 yaş, beden kütle
indeksi (BKİ)> 40 ve kalp yetmezliği olan kişilerde sergilendiğini belirtmiştir.

Obezitenin Ağır Yükü

Obezite en iyi yağ dokusunda yağ birikmesinde bir artış olarak tanımlanır. Bununla birlikte,
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) yetişkinlerde obeziteyi tanımlamak için BKİ (beden kütle indeksi)
kullanır; BKİ ≥ 30 kg / m2 olan bireyler obeziteden etkilenen olarak sınıflandırılır.
Obezite prevalansı son otuz yılda çarpıcı bir şekilde artmıştır: şu anda bir pandemi olarak kabul
edildiği ölçüde dünya çapında en ciddi sağlık koşullarından biri haline gelmiştir. Ayrıca,
obezitenin çeşitli tıbbi komplikasyonlar (yüksek tansiyon, dislipidemi, insülin direnci, tip 2
diabetes mellitus, koroner arter hastalığı, akciğer hastalıkları ve çeşitli kanser türleri) ve
psikososyal komorbiditelerle (Ör: Depresyon, yeme bozuklukları, sağlıkla ilişkili yaşam
kalitesinde bozulma) ve dünya çapında artan mortalite oranı ile ilişkilendirilmiştir.

Obezite ve Covid 19 Arasındaki İlişki

Altta yatan mekanizmalar hala belirsiz olsa da, artan kanıtlar obezite ve bulaşıcı hastalıklar
arasında bir ilişki olduğunu göstermektedir. Obezite hastalarında, özellikle pulmoner
enfeksiyonlar gibi daha kötü sonuçlarla enfeksiyon riskini artırdığı görülen çeşitli faktörler
tanımlanmıştır.
Artan veriler obezitenin, COVID-19 için hastaneye ve yoğun bakım ünitelerine (YBÜ) yatış riskini
artırdığı, hastalığın daha fazla şiddeti ve yüksek mortalite için bir risk faktörü olduğu
görülmektedir. Obezitenin özellikle genç bireylerde şiddetli Covid 19 semptomlarının ana
belirleyicisi gibi görünmektedir. 60 yaşın altındaki hastalarda, obezite hastaları, normal kilolu
hastalara kıyasla kritik bakıma başvurma riskini neredeyse iki katına çıkarmaktadır.
Benzer şekilde, on yıl önce meydana gelen H1N1 pandemisinden elde edilen veriler de Covid-19
ile büyük benzerlik nedeniyle faydalı dersler sunmaktadır. 2009 yılında, Kaliforniya’daki
yetişkinlerde H1N1 vakalarının%50’sinden fazlası obeziteden etkilenmiştir. Ayrıca, obezite yoğun
bakım ünitesine yatış oranı ve yoğun bakım ünitesinde daha uzun süre kalma ve sonuçta H1N1
enfeksiyonuna bağlı olarak daha yüksek mortalite oranı ile ilişkilendirilmiştir. Bunların tümü
H1N1’de obezite ile daha kötü sonuçlar arasındaki yakın ilişkinin güçlü göstergeleri olmuştur.

Kronik Obezite ile İlişkili Komorbiditelerin Varlığı:

Obezite ile birlikte tip 2 diyabet, kardiyovasküler ve böbrek hastalıkları vb. varlığı bu
popülasyonu daha savunmasız hale getirir. Özellikle pulmoner komplikasyonlarla komorbiditeler
solunum yolu enfeksiyonu için birincil verimli bir ortam oluşturabilir. Örneğin
1) Kısıtlayıcı akciğer hastalıkları,
2) Daha düşük akciğer hacimleri,
3) Obstrüktif uyku apnesi,
4) Artmış pulmoner emboli riski

5) Düzensiz pulmoner bağışıklık yanıtı (2).
Hastaneye yatırılmış Covid 19 hastalarında, obezitenin yükü ve obezite ile ilişkili majör ve
ölümcül komplikasyonların gelişimi ile güçlü bir ilişkisi vardır. İnsülin direnci ve tip 2 diyabet,
yağlı karaciğer hastalıkları, vasküler inflamasyon, koroner kalp hastalığı, bağışıklık hastalıkları,
serebral iskemi ve beyin hasarı riski, aterosklerotik vasküler hastalık ve miyokard enfarktüsü ve
kanserler gibi obezojenik komorbiditeler hastanede yatan hastalarda artmış önemli sağlık
sorunları olmaktadır (1).

Obezite ile İlişkili Artmış Yağ Birikimi

Obezitesi olan bireylerde artmış ve anormal yağ birikimi nedeniyle bağışıklık sistemi aksaklıkları,
sistemik bir enfeksiyon difüzyonunu kolaylaştırarak durumun kontrol altına alınması veya tedavi
edilmesini zorlaştırabilir. Bağışıklık sistemi bozukluklarına örnek olarak:
1) Adipokinlerin (leptin ve adiponektin) düzensiz salgılanmasına bağlı olarak adipositler ve
bağışıklık sistemi arasındaki bozulmuş iletişim, bazı bağışıklık hücresinin işlevselliğini etkiler
2) Değişmiş T-hücresi proliferasyonu ve makrofaj farklılaşması (yani, azaltılmış CD8 + T hücreleri,
azaltılmış doğal öldürücü [NK] hücre aktivitesi ve dendritik hücrelerin antijen sunumu)
3) Artmış sitokin üretimi (yani, İnterlökin 6; İnterferon gama; Tümör Nekroz Faktörü alfa).
İlginç bir şekilde, obez bireylerde yüksek H1N1 enfeksiyonu insidansının bir belirleyicisi olarak
bozulmuş NK hücre fonksiyonu önerilmiştir. Son zamanlarda, aynı yönde, Diao ve Wuhan’dan
meslektaşları COVID-19 hastalarında benzer bulgular bildirdiler; T hücre sayımlarının önemli
ölçüde azaldığı ve hayatta kalan T hücrelerinin fonksiyonel olarak tükendiği görülmüştür.
Normal kilolarıyla karşılaştırıldığında obezite hastalarında nozokomiyal enfeksiyon insidansının
artması, vücut kütlelerine uyan obezite hastaları için uygun optimum antimikrobiyal doz
hakkında tam bilgi eksikliğini, hasarlı epitel yüzeyinin onarımı ile zayıf yara iyileşmesini sağlar. ,
yükseltgenmiş oksidatif stres seviyelerinin yanı sıra iltihap ve hastaneye yatış sırasında obezitesi
olan bireylerin yönetimindeki lojistik engeller de, bu hastaların zamanında tedavi edilmesinde
zorluklara yol açarak olası yaşamı tehdit edici sonuçlar doğurabilir (2).

Metabolik İlişkili Karaciğer Yağlanması (MAFLD) ile Covid 19 Arasındaki ilişki

Daha önce alkolsüz yağlı karaciğer hastalığı (NAFLD) olarak bilinen metabolik ilişkili yağlı
karaciğer hastalığı (MAFLD) olan hastalar sıklıkla obezdir ve solunum yolu hastalıklarından daha
büyük bir riske dönüşebilecek ek metabolik risk faktörlerine sahiptir. MALFD hastalarının daha
fazla COVID-19 hastalık şiddetine sahip olup olmadığı henüz bilinmemektedir. Bu konuda yapılan
bir çalışmada 17 Ocak 2020 ve 11 Şubat tarihleri arasında Wenzhou, Çin’deki (Wenzhou Tıp
Üniversitesi İlk Bağlı Hastanesi) üç hastaneden 18 ila 75 yaşları arasında laboratuvar onaylı Covid
19 olan ardışık 214 hastayı kaydedilmiştir. Tüm hastalar bilgisayarlı tomografi ile yağlı karaciğer
açısından taranmış ve son zamanlarda konsensüs tanı kriterlerine göre MAFLD olarak teşhis edilmiştir. Çalışma sonucu, obez MAFLD COVID-19 hastalarında hastalık şiddetinin MAFLD
olmayanlara göre daha yüksek olduğunu göstermektedir (3).

Artmış İnflamasyon ile Beslenmenin İlişkisi

Sistematik incelemeler, araştırma çalışmaları ve meta analizler, yüksek enerjili diyetlerin kilo
alımı için bir risk faktörü olduğunu belgelemiştir. Toplu olarak “Batı diyeti” olarak adlandırılan
beslenme biçimleri arasında trans ve doymuş yüksek yağ, yüksek kolesterol, yüksek protein,
yüksek şeker, aşırı tuz alımı, kompleks karbonhidratlarda, lifte , D vitamininde düşük gibi
mikrobesinler bulunur ve hepsi bozulmuş enflamatuar yollar ile ilişkilendirilmektedir. Sıklıkla
işlenmiş, "hızlı gıdalar" veya pestisit kalıntılarıyla kontamine gıdaların tüketimi, bağırsak
sızıntısının artması nedeniyle bağırsaktaki mikroplardan artan lipopolisakkarit alımı ve ayrıca
obezite ve metabolik sendromu teşvik ederek bireyleri iltihaplanmaya yatkın hale getirir. Dahası,
sağlıksız beslenme otoimmün hastalıklar (Ör: Multipl skleroz, romatoid artrit, inflamatuar
bağırsak hastalığı, sistemik lupus eritematozus ve sedef hastalığı.) ile ilişkilendirilmiştir (1).
Önemli olarak, aşırı diyet tuzu alımı, hipermetmik ortamlara hücresel tepki nedeniyle, patojenik
TH17 hücrelerinin yanı sıra p38 / MAPK ve aktive T hücrelerinin 5 aktivasyonunun nükleer
faktörü yoluyla obezite hipertansiyonu, kardiyovasküler hastalık ve inme ile ilişkilidir (1).

Sonuç Olarak

Özellikle ağır obezite sınıflarında olanlar veya obezite ile ilişkili komorbiditeleri bireylerde, COVID-19’a bağlı olarak daha ciddi semptom ve komplikasyon gelişme riski daha yüksektir. İki koşul birbirini karşılıklı ve olumsuz etkileyebilir. Bu grup bireylerin enfekte olmasını önleyen etkili stratejiler (yani sosyal mesafeye bağlı kalmak ve önerilen el yıkama ve hijyen önlemlerini benimsemek) şüphesiz ilk savunma hattını oluşturmaktadır.

Bu önlemler sağlıklı beslenmeye ve uygun hidrasyona, düzenli ve ılımlı fiziksel aktiviteye ve yeterli dinlenme ve uyuma dayalı sağlıklı bir yaşam tarzı ile birleştirilmelidir. Kilo yönetimi programları (internet tabanlı kendi kendine uygulanan müdahale-Online Diyet) büyük önem taşımaktadır. Obezitenin klinik etkilerine ve komorbiditelerine neden olabilecek herhangi bir ek kilo alımından kaçınmak için bir fırsat sağlarlar.

Son fakat aynı derecede önemli olarak, obezitesi olan hastaların birinci basamak sağlık hizmetlerine ayrılmış tercihli erişime ihtiyaçları vardır. Bu komorbiditeleri kontrol altında tutmak
için pratisyen hekimler, bu hastaların diyabet, yüksek tansiyon ve dislipidemi gibi kronik durumların tedavisi için düzenli ve doğru ilaç almasının sağlanmasının yanı sıra diyetisyenler ile çalışılarak dengeli bir beslenme biçimi benimsenmesi desteklenmelidir. SARS-CoV2 enfeksiyonu şüphesinde hastalığın ciddi sonuçlara doğru ilerlemesini önlemek ve COVID-19’un erken teşhisi için herhangi bir tıbbi belirti veya semptomun dikkatli yönetimi ve acil müdahale gereklidir. Bu tür önlemlere hem evde hem de hastane bakımı sırasında ihtiyaç duyulur.

KAYNAKLAR:

1) Petrakis, D., Margină, D., Tsarouhas, K., Tekos, F., Stan, M., Nikitovic, D. … Tsatsakis, A.
(2020). Obesity ‑ a risk factor for increased COVID‑19 prevalence, severity and lethality
(Review). Molecular Medicine Reports, 22, 9-19.
https://doi.org/10.3892/mmr.2020.11127 . URL: https://www.spandidos-
publications.com/10.3892/mmr.2020.11127?text=fulltext
2) Valerio A, Nisoli E, Rossi AP, Pellegrini M, Todesco T, Ghoch ME. Obesity and Higher Risk for
Severe Complications of Covid-19: What to do when the two pandemics meet. J Popul Ther Clin
Pharmacol. 2020;27(S Pt 1):e31-e36. Published 2020 Jun 29. doi:10.15586/jptcp.v27iSP1.708 .
URL: https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/32650354/ VEYA
https://jptcp.com/index.php/jptcp/article/view/708/675
3) Hussain A, Vasas P, El-Hasani S. Letter to the Editor: Obesity as a risk factor for greater
severity of COVID-19 in patients with metabolic associated fatty liver disease.Metabolism. 2020;108:154256. doi:10.1016/j.metabol.2020.154256 . URL:
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC7166301/